‘’Yukarı doğru düşüyorum, ellerimi tuttuğun zaman birlikte düşeceğiz. Yukarıdan bakacağız şiddetin ve nefretin kol gezdiği hırsın kör ettiği ,*logosun çıldırdığı- abartıldığı, büyüyen ve her şeyi yutmaya çalışan, her şeyi kendine dönüştürmek isteyen, un ufak eden, biriktiren, ad koyan, tanımlayan, bencil ve kendini beğenmiş bu çöle..Ne kadar direnebilecek bakışlarımızla açan çiçekler?Yalnızca senin ve benim gördüğümüz, konuştukça solan çiçekler.Sustuğumuzda büyüyorlar, gözlerinle gözlerim karşılaştığında yeşeriyor yaprakları..’’
Julio Cortezar
*Logos sözcüğü Yunancada usla kavrama anlamındadır ve duyguyla kavrama anlamındaki ‘"pathos" sözcüğü karşılığında kullanılır. Yunanca ‘kavrama’ ve ‘seçme’ anlamlarını veren ‘leg’ kökünden türemiştir. Yunanca legein sözcüğü ‘söylemek’ anlamındadır, bu yüzden Hıristiyan ve İslam tanrıbilimcileri ‘logos’ deyimini ‘tanrısal söz’ anlamında kullanmışlardır.
**Logos deyimini terimleştiren Herakleitos’tur. Herakleitos’un dilinde, logos, ‘doğa yasası’dır‘; evrendeki düzenliliği, yasalılığı, uyumu o sağlar. Bundan da öte o, Herakleitos’un açıklıkla belirttiği gibi bir ‘değişme yasası’dır. Herakleitos’un verdiği anlam, Anaksagoras’ın başkavramı olan ‘nous’ (anlak, zeka)’dan farlıdır. Nous bir düzenleyici olarak evrenden önce de vardır ve evrene dışarıdan gelir. Logos’sa evrenle birliktedir ve bizzat evrensel oluşun içindedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.