*En sevdiğim kısımlardan biri ise "Cesaret" ve "Merhamet" irdelenmesi oldu.Mesela diyor ki;" Merhamet geliştirme konusunda deneyimimizin bütünlüğünden —acımızın, empatimizin yanı sıra acımasızlığımız ve korkumuzdan— ilham alırız. Bu şekilde olmak zorundadır. Merhamet şifacıyla yaralı arasındaki bir ilişki değildir. Denkler arasındakı bir ilişkidir. Ancak kendi karanlığımızı iyi tanıdığımızda başkalarının karanlığıyla olabiliriz. Merhamet, ortak insanlığımızı fark ettiğimiz zaman gerçek olur."Ne kadar üzerinde düşünülesi değil mi?
** Cesaret (courage) kelimesinin kökü cor’dur; kalp kelimesinin Latince karşılığı. En eski yapılarından bir tanesinde cesaret kelimesi bugün sahip olduğundan çok farklı bir tanıma sahipti. Cesaret esas anlamıyla “kalbindeki her şeyi anlatarak aklından geçeni söylemek” demekti. Zaman içinde bu tanım değişti ve bugün cesaret daha çok kahramanlıkla eşanlamlıdır. Sıradan cesaret savunmasızlığımızı tehlikeye atmakla ilgilidir. Cesaret kelimesinde olduğu gibi merhamet kelimesinin kökenine bakarsak, merhametin neden genellikle acıya ilk yanıtımız olmadığını görürüz Merhamet (compassion) kelimesi Latince kelimeler pati ve cum’dan gelir, “birlikte acı çekmek” anlamını taşır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.