"Ama sadece içine kirpik kaçan göz, şişmiş parmak veya çürük diş kendini duyumsar, bireysel varlığının bilincine varır. Sağlıklı göz veya parmak ya da diş varlarmış gibi görünmezler. Yani gayet açık, değil mi? Kendi kendinin bilincine varmak, hastalıktır."
Biz/Yevgeni İvanoviç Zamyatin
*
Distopya romanları olarak adlandırılan türden.(Distopya ütopyanın tam tersi.Ütopya, gerçek hayatta olamayacak kadar güzel, ideal toplum ve devlet şeklidir.Distopya ise Ütopya’nın tam tersi totaliter ve baskıcı toplumu ifade eder.)Aslında diğer okuduğum distopya kitaplarını düşündüğümde kronolojik bir hata yapmışım. Çünkü Yevgeni Zamyatin - BİZ (1924)/ Aldous Huxley - CESUR YENİ DÜNYA (1932), George Orwell - 1984 (1949)/Ray Bradbury - FAHRENHEIT 451 (1953). Yani en başta okumam gerekeni en sona bırakmışım.:)))Kitapla ilgili bir ilginç bilgi;1920 yılında hapishanede yazılmış ama haliyle Rusyada bir baskı yapılamayacağından yazar Maksim Gorki'nin yardımı ile İngiltere’ye ve burada basılmış. Ancak çekler tarafından yazarın bilgisi olmadan Rusya'da da bir baskı yapılınca yazar tekrar hapse atılmış.Yani romanı hapishanede yazan Zamyatin, Rusyada ilk baskısında da hapishanededir...
**Kitabın adının neden "Biz" olduğuna gelince..Birey olmayı unutmuş, sistemin kölesi olmuş insanlar. İsimleri dahi yok. Numaralar ve harfler var ve biz de D-503 adlı karakterin ağzından öğreniyoruz tüm yaşananları. (Aynı zamanda Entegral adındaki bir projenin de 'denek'i konumundadır D-503, amaç diğer gezegenlerdeki canlıları da Tek Devlet egemenliği altına almak.)Numaralı her bir kişinin genel adı ise "Biz". Bazı şeylerin farkına varıp uyanan D-503'ün BİZ'likten çıkarak BEN olma yolculuğuna tanık olmak gibi kitap..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.