*Öyle mi gerçekten? Sevinç veya acı..Acının antropolojisi adlı yapıtında David Le Breton şöyle der; “Acı bir işlev değil, bir işlevin hasar görmesidir”Kim olduğumuza ilişkin fikirlerimiz de aynı acıyı deneyimlemelerimize benziyor. Yani kim olduğumuza dair kanı aslında bir hasarın tespit edilmesinden öte bir şey değildir.Richard Kearney, Yabancılar, Tanrılar ve Canavarlar adlı eserinde şöyle der;
“…kim olduğumuza ilişkin fikirlerimiz değiştikçe, bu kimliği neyin tehdit ettiğine ilişkin fikirlerimiz de değişir.”Kim olduğumuz bu eksende bir fikrin sonucunda ortaya çıkan bir kanıdan ötesi değildir.Belki de Foucault’nun bahsettiği “bilme” noktası “bilginin tarihi” olarak adlandırılan şeyle örtüşmektedir. Yani bir şeye dair olan bilgimiz aslında o şeyin bilinişinin sürecine dahil olarak algının ve görmenin değişmesiyle ilgilidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.